Çok Üşümek

Çok Üşümek

Çok Üşümek | Turgut Uyar Bir kalır uzun resimlerde anısı sakallarımızın Urban içinde üşüyüp üşüyüp kaldığımızın Bir Kalır yanık yağlar kokusu şehirlerde Uzun nehirlere binip uzaklaşmadıkça Bir Kalır yabancı yataklarda o oteller Meydanlar heykeller sizin olmadığınız o her yer O çok yalınç gerçekli gelip gitmeler Bir kalır uzun duvarlar ve onların dipleri Bir kalır yılgın…

Acının Coğrafyası

Acının Coğrafyası

Acının Coğrafyası | Turgut Uyar kente kapandık kaldık tutanaklarla belli sirk izlenimlerinden seçmen kütüklerinden yüzlerimiz temmuzdan ötürü sallanır ve uzar ve her köşe bir tuzaktır birer darağacıdır her meydan saati öğle vaktini kesinlikle gösteren oysa hep güçlü dağları görmenin zamanıdır çığlığım uzun uzun kalır içimde yani güller giyinmiş bir adam nerde ben nerde rüzgâr bir…

Hiçsizliğe

Hiçsizliğe

Hiçsizliğe | Turgut Uyar Tanrı sen ne kadar güzelsin bir hiç olarak ormansın belki bilmiyorum belki ormanda bir ağaçsın şuncacık bir pazartesi günüsün insanları dupduru edemeyen bütün karayollarında ve demiryollarında gider gelirim bütün dünyada ama biliyorum Kırşehir’de mezarsın bir kilisesin Kapadokya’da sözgelimi yumurtada zarsın ustasın sabahları yapmada en katı yoklukları koyarak insanın içine akşamüstlerinde biraz…

Gecenin Şarkısı

Gecenin Şarkısı

Gecenin Şarkısı | Turgut Uyar gecenin şarkısı markısı kimindir hangi şarkısı üstelik gecenin şarkısı senin olsun ben istemem üstelik o şarkı herkesindir çünkü bulutlar konuşur kuşlar uyur ses uyanır şimdi kimindir gecenin şarkısı kimi hüzzamdan bir şarkı besteler uykusunda otlar büyür ocaklara girilir madenlerde ne düşler görür insan kim bilir gece onundur

Leylim – Leylim

Leylim – Leylim

Leylim – Leylim | Ahmed Arif Leylim – leylim dünyamızın yarısı Al – yeşil bahar, Yarısı kar olanda Gene kavim – kardaş, can – cana düşman, Gene yediboğum akrep, Sarı engerek, Alnımızın aklığında puşt işi zulüm Ve canım yarı geceler Çift kanat kapılarına karşı darağaçları, Mahpusanede çeşme Yandan akar olanda, Gelmiş yoklamış ecel Kaburgam arasından….

Merhaba

Merhaba

Merhaba | Ahmed Arif Gün açar, Karın verir yağmurlu toprak. İncesu Deresi, merhaba. Saçakta serçeler daha çılgındır, Bulutlarda kartal, Daha çalımlı. Koparır göğsünden bir düğme daha, Tezkere bekliyen biri. İncesu Deresi, merhaba. Genç bayraklar vardır, Barış düşünür, Kuyularda işçi, mavilikleri. Ben hepsini düşünürüm, Yirmidört saat Ve seni düşünürüm, Karanlık,hırslı… Seni, cihanların aziz meyvası. İlan-ı aşk…

Onur da Ağlar

Onur da Ağlar

Onur da Ağlar | Ahmed Arif Gözlerinin pınarında Bir bulut, Boşandı boşanacak Nerdeyse. Aklımdan geçenleri Okuyorsun su gibi. Dünya gördü Bizi boğazladılar… Tutma gözyaşlarını Onur da ağlar… Bırak yıkansın gökyüzü, Lacivert, yeşil, altın Işıkları günbatının. İşte şafaktayız gene Çırılçıplak Ve mavi. İşte sanki dağ yeli Ve işte sanki meltem… Kimse toz konduramaz Kesip attığımız tırnağa…

Diyarbekir Kalesinden Notlar ve Adiloş Bebenin Ninnisi

Diyarbekir Kalesinden Notlar ve Adiloş Bebenin Ninnisi

Diyarbekir Kalesinden Notlar ve Adiloş Bebenin Ninnisi | Ahmed Arif Varamaz elimAyvasına, narına can dayanamazken,Kırar boynumu yürürüm.Kurdun, kuşun bileceği hal değil,Sormayın hiçLaaaaal…Kara ferman çıkadursun yollara,Yarin bahçesi tarumar,Kan eder perçem Olancası bir tutam can,Kadasına, belasına sunduğum,Ben öleydim loooy…Elim boş,Ayağım pusu.Bir ben bileceğim oysaNe afat sevdim.Bir de ağzı var dili yokDiyarbekir Kalesi… Açar,Kan kırmızı yediverenlerVe kar yağar…

Karanfil Sokağı

Karanfil Sokağı

Karanfil Sokağı | Ahmed Arif Tekmil ufuklar kışladı Dört yön, onaltı rüzgar Ve yedi iklim beş kıta Kar altındadır. Kavuşmak ilmindeyiz bütün fasıllar Ray, asfalt, şose, makadam Benim sarp yolum, patikam Toros, Anti-toros ve asi Fırat Tütün, pamuk, buğday ovaları, çeltikler Vatanım boylu boyunca Kar altındadır. Döğüşenler de var bu havalarda El, ayak buz kesmiş,…

Kalbim Dinamit Kuyusu

Kalbim Dinamit Kuyusu

Kalbim Dinamit Kuyusu | Ahmed Arif …Beni, gözlerin götürür Gözlerin Aşkla, acıyla… Kuşatmışlar Sesimi, soluğumu Kesilmiş Tuz-ekmek payım Vurgunum Ve darda, Gözaltındayım. Dal, kor keser Penceremde açarsa Kuş, vurulur Üzerimden uçarsa. Ve hal böyle böyle, Yol bu yöndeyken Gelir, Ki her gelişinde Daha da içten Gelir, Soluk soluğa Benim olursun. Amansız sarmasında Kollarımın Esrik, Çığlık…