Hiç Gibi
Kalbimin en derin kapısında bulmuştum seni
Bir hiç gibi, kimsesiz bir çocuk gibi
Dibinde hastalanmış bir ağaç
Bir hiç gibi, gölgesinden kaçan bir çocuk gibi
Dağ ve şehir diye bölünmüştüm sana
Bir hiç gibi, dağda ki çoban şehirde ki gavur gibi
İçimde akan nehirdi bakışın
Bir hiç gibi, iki yakayı seven nehir gibi
Düşüncelerimin karanlığıydın sen
Bir hiç gibi, aydınlık için karanlık gibi
Zihnimin kafir korkusuydun
Bir hiç gibi, günahların sevabı gibi